Sandıktan Çıkana Uyulacak
CHP Milletvekili Aday Adayı Öztürk yoklamayı konuştu
CHP Trabzon Milletvekili Aday Adayı Ali Türen Öztürk, 21 Mart’ta yapılacak ön seçimin önemini vurguladı. Sandıktan çıkacak isme herkesin saygı göstereceğini kaydeden Öztürk, “Koşulsuz ön seçim olmasaydı aday olmayacaktım.” dedi. Geçtiğimiz dönemde yine aday adayı olduğunu ve ön seçimden birinci çıktığını hatırlatan Öztürk, “Biz yine çalışacağız. Birinci çıkar ya da çıkmayız. O artık örgütün teveccühü ile alakalı bir şey. Örgüt kimi isterse o çıkacak, sonuçta parti de onun arkasında duracak diye düşünüyorum.” dedi.
CUMHURİYET Halk Partisi (CHP) Trabzon Milletvekili aday adayı Ali Türen Öztürk, ön seçim ve kendisinin seçim çalışmalarına ilişkin konuştu. Sosyal demokrat partilerde ön seçim olması gerektiğini söyleyen Öztürk, “Daha önce ‘ön seçim yapılacak’ diyerek bunu insanların beyninin arkasına yerleştirip, kontenjan uygulayacağım demek teşkilatlarda kırgınlık ve üzüntüye yol açar. Ön seçimde sandıktan çıkana üyenin, delegenin hepsi saygı göstermek durumundadır. Üyelerimiz kimi isterse onu getirmek lazım” dedi. Öztürk şunları söyledi:
DERDİMİZ DEMOKRASİ
“Genel Merkez’in almış olduğu daha doğrusu Parti Meclisi’nin almış olduğu kontenjanlı merkez yoklaması örgütün dik duruşu, mücadelesi sonucu kaldırıldı. Bu arada eğilim yoklaması yapılıp da buna uyulup uyulmayacağı yönünde biz de dahil olmak üzere bir tereddüdümüz vardı. Çıkan sonuçların aynen uygulanacağını genel başkan yardımcıları ifade etti biz de bunun üzerine aday olduk. Bizim derdimiz demokrasi. CHP Trabzon’da bir milletvekili daha nasıl çıkarabilir onun hesabında. Yoksa bizim kişilerle hesabımız yok. Örgütte mücadele eden, insanların önüne birilerini koyup, ‘siz bunun arkasına dizilin’ işleyişi geçen seçimde gördük ve fayda etmedi. Sonuçta ikinci milletvekilini çıkaramadık. Bu kez de aynı şeyin yapılması halinde örgüte zarar vereceği, CHP’nin bırakın ikinciyi birinci milletvekilini çıkarmada bile sıkıntı yaşayabileceği dile getirildi. İnsanlar örgütlerde bu kadar uğraşıp mücadele veriyor. Sen ne kadar çalışırsan çalış, kendi çabanla siyasete bir yere gelemiyorsan insanları küstürürsün. Örgüt, kendinin seçmediği, kendisinin mücadelesini vermediği insanların yanında çok da durmuyor. ‘Gitsin, çalışsın, kendisi kazansın’ diyor. Bu kötü bir durum. Örgütün burada belirleyeceği listenin arkasında en iyi şekilde duracağını, bu anlamda iyi çalışılıp ikinci milletvekilinin de çıkarılabileceğini düşünüyorum” diye konuştu. Geçtiğimiz dönem de yine aday adayı olduğunu ve ön seçimden birinci çıktığını hatırlatan Öztürk, “Biz yine çalışacağız. Birinci çıkar ya da çıkmayız. O artık örgütün teveccühü ile alakalı bir şey. Örgüt kimi isterse o çıkacak, sonuçta parti de onun arkasında duracak diye düşünüyorum, inşallah da öyle olur. Amacımız CHP’yi burada yeniden umut haline taşırız ve seçimde iyi işler yaparız diye düşünüyorum” dedi. Aday adayı olmak için süreci beklediğinin altını da çizen Öztürk, “Koşulsuz önseçim olmasaydı aday olmayacağımı beyan etmiştim. Kontenjanlı belirlemeye karşı olduğumu söylemiştim ve kesinlikle aday olmayacaktım. Ancak alınan bu karar neticesinde aday adayı olmaya karar verdim. Bunun üzerine yola çıktım, on gün sonra da ön seçim yapılacak. Allah inşallah utandırmaz” ifadelerini kullandı.
Ön seçimin teşkilatlarda seçim öncesi yorgunluk ve kaos ortamı yaratacağı yönündeki görüşlere de katılmadığını dile getiren Öztürk, “Bunu ifade eden çok az bir kesim var. Bugün bütün örgütün tamamı aday olmayı düşünen insanların tamamı kontenjan değil ön seçimden yana olduğunu dile getiriyor. Kontenjan uygulaması olsaydı asıl kaos ortamı olurdu” dedi. Öztürk, 2011 yılı seçimlerinde Volkan Canalioğlu’nun kontenjandan aday gösterildiğini hatırlatarak, “ Volkan Bey’i zaten o dönem Trabzon örgütü il başkanı seçti ve oraya gönderdi. Parti Meclisi’ne girdi, genel başkan yardımcısı oldu. O zaman da ön seçime girseydi ki, keşke girseydi yine büyük ihtimalle birinci çıkardı. Ancak şu anda farklı, o dönem bitti. Artık bir dönem ona o şans verildi. Ancak gelinen noktada olay farklı. Geçen seçimden bu seçime 4 yıl geçti. Örgüt artık, kontenjan değil, ‘benim belirlediğim isimler’ olsun istiyor. Yani demokrasi olsun. Çünkü, genel başkanımızın, ‘biz ne olursa olsun, bütün illerimizde ön seçim yapacağız’ sözlerini bütün örgütler beyninin arkasına yerleştirdi. Daha sonrasında kontenjan koyulmasına örgütler tepki gösterdi. CHP’nin olmazsa olmazı, ‘ön seçim deniliyor’ ancak daha sonra farklı uygulama yapınca vatandaş tepki gösteriyor. Özellikle sosyal demokrat partilerde ön seçim olmak zorundadır. Sandıktan çıkana üyenin, delegenin hepsi saygı göstermek durumundadır. Bu genel başkan için de, milletvekili adayı için de, bir başkası için de aynı şeydir. CHP’de kimsenin ayrıcalığı yok. Üyelerimiz kimi isterse onu getirmek lazım. Zaten genel merkezin elinde belli illerde kontenjan var, bunu kullanmak zorunda, kullanacaktır da. Ama tutup, bir tane milletvekili, en iyi ihtimalle, çok iyi çalışmakla iki milletvekili çıkarılabilecek bir yerin önüne kontenjan adayı koyarsanız insanlar kırılıyor, üzülüyor, tepki gösteriyor. Alacağınız oyu da alamıyorsunuz. Büyük şehirlerde kontenjan zaten kullanılıyor.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.