Cumhurbaşkanlığı seçimi için sandığa gideceğiz. Ülkemizin her zamankinden daha çok birliğe ve dirliğe ihtiyaçlı olduğu bir dönemde Cumhur’un başını seçeceğiz. Siyaset kurumlarının en önemli görevlerinden biri Ülkeyi ve Milleti görünür veya ön sezilebilir tehlikelerden korumak için bir araya gelip tehlikeleri bertaraf edecek kararlara imza atmalarıdır.Atabilmeleridir

Zor günlerde zor kararları almak ve başarmak bu Ulusun genlerinde mevcuttur. İki büyük siyasi güç olan, CHP ve MHP nin yaptığı birliktelik ve ardından bu birlikteliğe destek veren 10 un üzerindeki siyasi partinin ortaya koyduğu tavır, halkın özlem duyduğu ve takdirle karşıladığı bir kenetlenmedir. Çünkü söz konusu olan Vatan, Millet ve Bayrağın tehlikede olmasıdır. Bunun aksini yapmak gaflet olurdu.

Her tarafımız kan ağlıyor. Müslüman komşularımız birbirlerinin başını kesiyor. Ne yazık ki, bütün dünyada, Ülke olarak adımız bu vahşetleri yapan terör örgütlerine destekle anılıyor.

Bela çoktan ufuk çizgisini aşarak, Ecdadımızın kanıyla canıyla çizilen sınırlarımızdaki hudut şehirlerimizi ablukaya almıştır. En büyük metropol şehirlerimizde dahi , terör örgütleri ve destekçilerinin rahatlıkla toplantılar düzenleyebildiklerini ve faaliyet alanı bulabildiklerini üzülerek gözlemlemekteyiz.

İç durumumuz çok daha vahim. Hükümet Bağımsız yargıyı güçlendirme yerine, açığa çıkan kendi haksızlık, hukuksuzluk ve hırsızlık iddialarını gizlemekle meşgul olmaktadır. Hukuk ve Adalet kurumlarımızı adeta resen emekliye sevk etmişlerdir. Yargı sistemimiz çok ağır yaralar almıştır. Haksızlık ve hırsızlığa karşı camilerimizde dahi artık hutbe okutulmaz olmuştur. Cumhuriyet değerlerimizin içi süratle boşaltılmaktadır.

Öte yandan, PKK terörünün aldığı mesafeyi hiçbirimiz görmezden gelemeyiz. Başbakan muhalif gördüğü her düşünceye ve o düşünceyi temsil edenlere, açıkça kin, nefret ve hakaretle hitap etmekten çekinmiyor ama, Ülkemiz içindeki ve çevremizdeki terör örgütlerine, ne haldır bilinmez ‘’terör örgütü’’ demekten çekinir hale gelmiştir.

AKP Partizanlığının had safhaya ulaştığı, aşına işine kadar insanlarımızın sorgulandığı gerçeğini de hep birlikte yaşar olduk.

Kısaca hükümet telafisi zor olabilecek sonuçları olan işlere imza atmaktadır. Ülke bütünlüğümüz tehlikededir.

ÇAĞRIMIZ; Siyasi Parti ve düşünce ayırımı yapmadan tüm halkımızadır.

Tüm bu ahval ve şerait içinde dahi karamsarlığa kapılmadan, Büyük uzlaşının büyük adayı, Sayın Ekmeleddin Mehmet İHSANOĞLU’ na sandıkta yol vererek Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtacak olan ve olumsuz gidişatımıza bir DUR diyebilecek olan tek güç Siz değerli Halkımızdır.. İkide bir ötelenen gülmesi dahi çok görülen kadınlarımızdır. Gençlerimizdir.

Sözlerimi Yüce Atatürk!ün Gençliğe Hitabesinden bir alındı ile bitiriyorum.

‘’Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!’’

Saygılarımla.

Mustafa NADİR

İlçe Başkanı