DTP liler meclise ilk girdiklerinde sıcak mesajlar, tokalaşmalar kamuoyunda dikkat çekmeye başlamıştı.Bu sıcak mesajlar, hoş görünmeler, tokalaşmalar sadece bir görüntüden ibaret olduğu kısa zamanda ortaya çıktı.
DTP liler İmralı’daki bebek katili tarafından kurulduğu ve yönetildiği, talimatlarını İmralı’dan aldığını aslında herkes biliyordu.Ama yine de “belki mi” deyip, hem meclistekiler hem de kamuoyu bu sürecin yeni bir süreç olabileceğini düşünüldü.Ne yazık bu belkiler kısa sürdü ve gerçeklerle hem meclis hem de milletimiz yeniden yüzleşti.Ardı ardına DTP ile ilgili milletimiz şok yaşamaya başladı.Dağdakilerin meclisteki temsilcileri olmaya başladılar. İmralı’daki bebek katilini de kapsayacak genel af talepleri, DTP li milletvekillerinin dağda çekilmiş fotoğrafları, yine bir milletvekilinin eşinin dağda olması, özellikle hain Dağlıca saldırısından sonra demeçleri ve yaklaşımları milletimizi aşırı derecede gerdi.Yine en son seçtikleri genel başkanlarının askerlik yapmamak için sahte rapor alması ve öğrenciliği zamanında Muğla Üniversitesinde yaptıkları, İmralı’daki bebek katilini liderleri gibi seçmeleri, dağdaki teröristlere “terörist diyemeyiz onlar bizim kardeşimizdir” beyanatları iyice dikkatleri üzerlerine çektiler.Tabiî ki amaç kışkırtmak,gerginlik yaratmak ve bu gerginlikten medet ummak olduğu açık bir şekilde görülmekte.Terör ve terör örgütlerinin uzantıları şiddetten,gerginlikten,korkutmak ve toplumda infial yaratarak beslendikleri tartışılmazdır.
Bütün bunlar yaşanırken,milletin sabrı taşma noktasına geldi, siyasiler aşırı tepkiler gösterdiler ve sonunda DTP ye kapatma davası açıldı.Kapatma davası açıldıktan sonra da yeni bir tartışma başladı.DTP zaten kendini kapattırmak istiyor.Hem DTP nin hem de PKK’nın istediği de bu.
Öncelikle şunu ifade etmeliyim ki;siyasi partileri millet açar ve millet sandıkta kapatır.Bunun dışında parti kapatılması her açıdan sakıncalıdır.Ancak siyasi partiler diyorum.DTP bir siyasi partiden daha fazla terör örgütü gibi davranmakta ve terörle iç içe görünmektedir.Öncelikle DTP bir siyasi parti mi yoksa terör örgütü mü olduğunu kesinleştirmemiz lazım. Şüphe yok ki siyasi partiden daha fazla bir terör örgütü gibi davranmaktadır.O zaman kapatma davası normal ve kapatılması da gayet normaldir.Bunu AB’ye AİHM’sine nasıl anlatacağız diyenlere pekte hak vermemekteyim.Düşünün İmralı’daki bebek katili zamanında idam edilseydi en fazla 1-2 ay tantanası olurdu sonra unutulur ve PKK nın da kökü kazınmış olurdu.Ama maalesef hala bugün PKK belasıyla uğraşmaktayız ve her geçen gün daha da karmaşık yapı almaktadır.Düşünsenize bundan 5-6 yıl önce sınır ötesi operasyon yaparken bu kadar zorlanabiliyor muyduk.Şimdi ise bir sınır ötesi operasyon bile yapamıyoruz.
DTP kapatılırsa daha fazla güç toplar kaygısında olanlar da aslında haklı olabilirler.Aslında kapatma davası açılmadan önce suçu olan DTP li milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılıp, milletvekilleri düşürülüp, meclisteki grupları dağıtılmalıydı.Ondan sonra da basını ile diğer siyasileriyle DTP hiçbir şekilde gündeme taşınmayıp,tahriklerine de kapılmadan kendi kendilerini bitirmeleri süreci işlenmeliydi.Bu kapatıldıktan sonra da yapılabilir mi?
Pek ala yapılabilir de nerdeeee....