Bu gün farklı bir hazan. Yaprak farklı, Güneş farklı. Sanki neşe gitmiş, hüzün sıcak.
Bu şehirde bitmez bir hüzün var. Sanki sokak “gel hüzün bende kal” demiş. Bu şehirde marka yaratmış bir insanı ebediyete uğurluyoruz. Marka isim Nihat Usta. İnsan dediğin yel önünde bir kuru yaprak. Su üstünde bir yonga. Kader de, yazgı de alıp götürüyor ebediyete. Bedenden ruhun ayrılışı. Ama bu gidiş başka. Giden kim? Nihat Usta... Bu şehirde yoktan gelip bir marka yaratan adam. Köfte denilince “Nihat Usta” gelir akla...
Dengeli bir ilerleme, azim, akıl ve sevgi hepsi onda vardı. Kalbiyle işini ve insanları sevdi, aklıyla bir marka hediye etti bu kentte Nihat Usta.
Doktorlar “sen hastasın” dedi. Ama o güzel insan umudunu asla yitirmedi. Tutunmak istedi hayata işini bırakmadı. Mücadele etti. Ama ömür bu kadarmış uzun bir yolculuğa çıkıyor şimdi. Allah yardımcısı olsun, mekânı cennet olsun. Ama giderken bir marka bıraktı bu kentte. Yeryüzünde milyonlarca insan var. Milyonlarca insan ölüp gitti. Bundan sonra da ölecekler. Ama önemli olan bu topluma faydalı iş yaparak gitmek. Nihat Usta gibi marka yaratmak. Bu kette katma değer yaratmak.
Bu kent bugün belki hüzünlü, Nihat Usta'nın evlatları, ailesi, arkadaşları acı içerisinde. Ama insanı mutlu eden bir şey de bu topraktan Nihat Usta gibi güzel bir insanın gelip gitmesi. Bilhassa da gençlere örnek olacak bir yaşam öyküsü, girişimciliği. Hüzün ateştir, insanın içini pişirir ama aynı zamanda insanı düşündürür. Çünkü bugün uğurlayacağımız insan bir köyden gelmiş ham demirdi. Bu kentte ateşler içinde kızardı, soğuk sulara daldı, zaman geldi çok çekiçler yedi ama yılmadı bu şehirde bir marka yarattı Nihat Usta.
Uzun dönem hastalığından çekti. Derler ki belalar, hastalıklar, çileler günahlara kefarettir. Çekeni temizler, insanı cennete gönderir. Gerçi Nihat Usta karıncaincitmezdi, gönlü sevgi yüklüydü. Belki de bu acının sebebi ailesini ve evlatlarını sabır imtihanına tutmaktı. Sabretmek de kulluk biçimi değil mi? Geceden gündüzü, ölüden canlıyı çıkaran Allah olduğuna inanıyoruz. Kadere itirazımız zaten olamaz. Sadece bizim hüznümüz böyle güzel bir insanı daha sonra da çıkaracak mı bu toprak?
Nihat Usta'yı yolcu ediyoruz. O yok artık ama markalaştırdığı bir isim var: Nihat Usta. Önemli olan bu ismi aynı çizgide büyütmek ve yüceltmektir. İşte o zaman Nihat Usta'nın ruhu da huzur bulur. Bizler hep Nihat Usta'nın yaptıklarına, eserlerine bakarak O'nun için güzel sözler söyleyecek kendisine dualar göndereceğiz. Bu kentte Nihat Usta gibi marka yaratan, iş kuran, katma değer üreten insanları görmek istiyoruz.
Nihat Usta ruhun şad olsun, mekânın cennet. Ailene ve dostlarına sabır dilerken, iyi ki seni tanıdım, iyi ki bu topraklar senin gibi güzel insan yetiştirdi. Yaptıkların için bu kent adına sana teşekkürler. Topraktan geldik toprağa gideceğiz. Ama Nihat Usta gibi güzel işler başararak gitmek de her insana nasip olmaz.
Güle güle git marka yaratan güzel insan Nihat Usta. Köfteyi sevdiren güzel yüz. Fahri turizm elçisi.