Ey kendilerine kötülük edip aşırı giden kullarım! Allah'ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. (39/Zümer, 53)
Şaban ayının on beşinci gecesi geldiğinde geceyi namazla, gündüzü de oruçla ikame edin. O gece güneş battıktan sonra Yüce Allah rahmetiyle dünya semasına iner ve şöyle seslenir: “Tövbe eden yok mu? Af ve mağfiret edeyim! Rızık isteyen yok mu? Rızıklandırayım! Musibetten kurtulmak isteyen yok mu? Selâmet ve afiyet vereyim!” Bu durum fecrin doğmasına kadar devam eder. (İbn-i Mâce, İkame 191)
Berat; günahlardan arınmak, temize çıkmak ilahi af ve mağfirete nail olmak demektir.
Allah’a kul olmanın manevi zevkine ererek, hata ve kusurlarını hatırlayıp itiraf eden, işledikleri günahların ve hataların farkına vararak tövbe istiğfarda bulunan pek çok mü’minin ilahi rahmete kavuşup, günahlarından kurtulmayı ümit ettiği için bu geceye “kurtuluş gecesi” de denilmiştir.
Bu gecede herkesin ve her şeyin sene içindeki mukadderatı kaydedilerek ilgili meleklere verilir.
Değerli okuyucular!..
Peygamberimiz (sas) Şaban ayının on üçüncü gecesinde mübarek başını secdeye koydu. Ümmeti için af ve mağfiret istiyordu. Kendisine ümmetinin üçte birinin bağışlandığı müjdelendi. Peygamberimiz (sav), on dördüncü gece tekrar secdedeydi. Yine ümmetinin bağışlanmasını istiyordu. Ümmetinin üçte ikisinin mağfiret edildiği müjdelendi. Ve on beşinci gece yeniden o mübarek baş Allah’ın huzurunda eğildi, secdeye kapandı. Allah Resulü (sas) ümmetinin tamamını istiyordu bu defa. “Allah’tan yüz çevirenler dışında, ümmetinin tamamı bağışlandı” (H. Dini K. Dili, S. 4294) müjdesi işte bu gece verilmiştir.
Berat Gecesi, af ve mağfiret gecesidir. Sevgili Peygamberimiz, bu gece vesilesiyle pek çok kişinin Yüce Allahın af ve mağfiretine nail olacağı müjdesini vermiştir. (Tirmizî, savm, 39)
“Ha Mim. Apaçık Kitaba yemin olsun ki, Biz O’nu Mübarek bir gecede indirdik. Muhakkak biz onunla insanları sakındırırız. O mübarek gecede her hikmetli iş katımızdan bir emirle ayırt edilir, hüküm verilir. Muhakkak Biz, Rabb’inden bir rahmet eseri olarak peygamberler göndeririz. Şüphesiz ki O, her şeyi hakkıyla işitir, her şeyi hakkıyla bilir.” mealindeki Duhan Suresi’nin 1-6. ayetlerinin Berat Gecesi’ni işaret ettiği belirtilirken; Peygamber Efendimiz (sas) de “Kim geceleyin Duhan suresini okursa, yetmiş bin melek kendisine istiğfar ettiği halde sabaha erer.” (Tirmizi, Sevabu'l-Kur'an 2890) hadis-i şerifiyle bu sureye dikkat çeker.
Duhan Suresi’nin ilk ayetlerinin Berat Gecesi’ne işaret ettiğini belirten İslâm alimleri bu gecenin de beş ayrı özelliğine vurgu yapmışlardır:
1. Bütün hikmetli işlerin ayırımına başlanır.
2. Bu gecede yapılacak ibadetlerin diğer vakitlere nispetle kat kat sevabı vardır.
3. İlâhi rahmet bütün âlemi kuşatır
4. Allah'ın af ve bağışlaması coşar.
5. Peygamberimize tam bir şefaat yetkisi verilmiştir.
Berat gecesinde önemi daha da artan tevbe konusunda “Ey mü’minler hepiniz Allah’a tevbe ediniz ki felaha eresiniz.” (34/Nur, 31) ayeti gibi Kur’ân-ı kerim de birçok ayet yer alırken; Peygamber Efendimiz (sas) de “Bir kul can çekişmeye başlamadığı sürece, Allah onun tövbesini kabul eder.” (İbni Mace, Tevbe, 30) hadis-i şerifiyle tevbenin önemine vurgu yapar.
Kandil geceleri iman, ibadet ve düşünce bakımından kendimizi yenilememiz, geçmişimizi muhasebe etmemiz, geleceğimizi Allah'ın rızası doğrultusunda planlama ve ümitlerimizi tazelememiz için şüphesiz büyük bir fırsattır. Bu gecelerde, günahlarla kirlenen gönül dünyamızı temizleme gayretinde olalım.
Tabiî ki manen temizlenebilmek için bir takım ön şartlarında da yerine getirilmesi gerekir. Kalbimizi şirkten, kin, haset ve husumetten ve benzeri kalbi hastalıklardan kurtarmamız gerekir. Günahlardan pişmanlık duyarak bir daha dönmememiz, günahımız kul hakkıyla alakalı ise ilgili şahıstan özür dileyerek helalleşmemiz gerekir. Yoksa kandil gecelerinde Yasin-i Şerif ve Mevlid-i Şerif dinlemek, yapılan dualara bilinçsiz âmin demekle kandiller ihya edilmiş olunmaz.
Kandil vesilesiyle sorumluklarımızı hatırlayalım. Bize verilen ömür nimetini iyi değerlendirelim, fırsat kaçmadan günahları terk edelim, ihlâsla tövbe edelim, ömrümüzü salih amellerle süsleyelim, ahlakımızı güzelleştirelim.
Çağın getirdiği sıkıntılarla bunalan ruhlara, manevi hayatın ihmaliyle daralan kalplere, bu gecenin bir şifa olması dileğiyle 16 Ağustos’u 17 Ağustos’a bağlayan gece idrak edeceğimiz Berat Kandilinizi tebrik ediyor; insanlığa barış, huzur ve saadetine, bütün müminlerin de arınmasına, affına vesile olmasını Yüce Allah'tan niyaz ediyorum.
Yazımı Peygamber Efendimiz (sas)’in Berat Gecesi’nde yaptığı rivayet edilen dua ile bitiriyorum:
“Allahım, azabından affına, gazabından rızana sığınırım. Senden yine sana iltica ederim. Sana gereği gibi hamd etmekten acizim. Sen kendini sena ettiğin gibi yücesin.” (et-Tergib ve't-Terhîb, 2:119, 120.)