Golf Oynarken Ararsak Açar Mı?

Abdulmuttalip Çoban

Amerika Birleşik Devletleri'nin 59. başkanlık seçimi için dünyanın gözü ABD'deydi. Yapılan seçimler sonucunda ABD'nin 46. başkanı Demokratların adayı Joe Biden oldu. Peki bu değişimin ABD-Türkiye ilişkilerine yansıması nasıl olacak? Savunma adımları, Doğu Akdeniz'de yaşanan sorunlar, Suriye Krizi gibi konularda sorun yaşayan iki ülke ilişkileri nasıl şekillenecek? Türkiye için Trump mı daha iyi Biden mı? Gelin bu sorulara cevap arayalım.

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de ABD seçimlerini yakından takip etti. Joe Biden'in zaferinin ardından pek çok uzman ABD-Türkiye ilişkileri açısından yeni bir sayfa açıldığını ileri sürmüştü. Bunun en önemli nedeni Cumhuriyetçi Trump'ın yerine Demokrat aday Joe Biden'ın seçimi kazanmasıydı. Başkanlar dış politikada adımlar atarken ABD dış politika geleneklerine bağlı kalmanın yanında partilerinin kendine özgü görüşlerini de yansıtmaktadırlar. Dolayısıyla Biden'ın Trump'tan farklı adımlar atacağı ve ABD-Türkiye ilişkileri noktasında yeni bir sayfa açılacağı düşünülmektedir.

Peki Joe Biden başkanlığında Türkiye'yi neler bekliyor?

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Trump ve Erdoğan arasında kişisel bir yakınlık söz konusuydu. İki ülke arasında yaşanan birçok kriz olmasına rağmen krizlerin şiddeti ve sonrasında atılan adımların dozu iki lider ilişkileri nedeniyle genellikle yumuşak olmaktaydı. Trump golf oynarken bile Erdoğan'dan telefon geldiğinde arayıp konuşuyordu. Bu örnekten de anlaşılacağı üzere Trump Türkiye için daha yararlı bir aday olarak gösteriliyordu. Ancak Biden ile bu durumun oluşması hayal gibi. Bunu destekleyen en önemli argüman Biden'in seçilmeden önce yaptığı" muhalefete destek vererek Erdoğan'ı devireceğim" sözleridir. Bu sözlerden de anlaşılacağı gibi Biden ve Erdoğan ilişkileri iyi olmayacaktır. Ancak iki ülke ilişkilerinin liderlerin görüşlerinden ziyade kurumlar aracılığıyla oluşacağını söyleyebiliriz. 

Biden kadar oluşturacağı ekibi de merak konusu. Uzmanlar Biden'ın ekibini oluştururken 44. başkan Barack Obama'nın ekibinden bazı kişileri de ekibine dahil edeceğini ileri sürüyor. Dışişleri Bakanı olarak Antony Blinken'in düşünülmesi bu görüşleri desteklemektedir. Blinken, 2013-2015 yılları arasında Barack Obama ekibinde Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı olarak görev yapmıştı. 2015-2017 yılları arasında da Dışişleri Bakan yardımcısı olarak görev yapmıştı. Joe Biden'ın ekibinde dikkat çeken bir diğer isim Kamala Harris. Başkan yardımcısı olarak seçtiği Kamala Harris dış politika konusunda pek ön plana çıkmasa da sözde ermeni soykırımını destekleyici sözleri ile Türkiye açısından olumsuz bir imaj ortaya koymuştu. 

Biden başkanlığı ile var olan sorunlar noktasında ABD-Türkiye ilişkileri nasıl seyir izleyecek?

- Sözde Ermeni Soykırımı / Kıbrıs Sorunu

Joe Biden sözde ermeni soykırımı iddialına destek vermektedir. Seçim döneminde hem ermeni hem rum lobilerinin finansal yardımını aldı. Bu açıdan sözde ermeni soykırımına yönelik faaliyetlere ve Kıbrıs'ta Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin tezlerine destek verecektir. Türkiye'nin sert bir dille reddettiği sözde soykırım noktasında iki ülke ilişkileri olumsuz seyir izleyebilir. Kıbrıs sorunu noktasında ise Türkiye'nin " iki devletli yada konfederatif çözüm" adımlarına karşılık ABD tarafının da atacağı adımlar ile bir çözüm ortaya konulması ileriki dönemlerde muhtemel.

- S-400 Savunma Sistemleri

Trump'ın S-400'ler konusunda Türkiye'ye yönelik yumuşak söylemleri vardı. " Bu adamlar da haklı , biz de zamanında savunma sistemi vermemişiz" sözleri bunlardan biridir. Ancak Biden'ın bu konuda bu kadar yumuşak sözlü olmayacağı açık. Trump'ın yumuşak söylemlerine rağmen ABD devlet politikaları nedeni ile yaptırımlar gündeme gelmekteydi. Bu yaptırımlar Biden ile birlikte yine devam edecektir. Ancak yaptırımların şiddeti S-400'lerin aktif edilmesi ve kullanılmasına göre değişiklik gösterecektir.

- Suriye

Biden Trump'ın Suriye'den çekilme kararını hata olarak değerlendirmişti. PYD/YPG konusunda Trump'tan daha hassas ve daha ciddi adımlar atacağı ortads. Bölgede PYD/YPG'nin statüsünü sağlamlaştıracak adımlar atabilir. Dahası Trump'ın bölgeden çekilme kararını gözden geçirebilir. Türkiye noktasında ise bölgede yapılan operasyonlara Trump kadar hoşgörü göstermeyebilir. Yine de bölgede en önemli mücadelesini IŞID'e karşı vereceği için Türkiye bu noktada  ABD için önemli aktör olacaktır. 

- Doğu Akdeniz

Doğu Akdeniz'de yaşanan hem Yunanistan ile hakimiyet alanı krizi hem de Libya krizine Biden liderliğindeki ABD'nin daha fazla müdahil olacağını düşünebiliriz. Başkanlık öncesi Biden'ın yaptığı "Bölgedeki anlaşmazlıklar barışçı bir şekilde çözülmeli ve tüm ülkelerin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmeli ve korunmalıdır" gibi açıklamalar da bunun göstergesidir. Joe Biden, başkanlığını resmi olarak başladığı günlerde bu konularda resmi adımlar atacaktır. 

- Demokrasi, İnsan Hakları ve Medya Özgürlüğü

ABD tarihinde Demokrat başkanlar ikili ilişkilerde devletlerin siyasi durumunun yanı sıra insan hakları ve demokratik yapısına da bakar. Bu yüzden genellikle birçok sorun yaşanır. Özellikle Türkiye noktasında bu tür sorunların daha çok yaşanması olasıdır. Biden ve ekibi Türkiye'ye yönelik tutumunu ve söylemlerini  insan hakları, demokrasi ve özgürlük konusunda sertleştirecektir. Türkiye'nin bu noktalarda daha geniş özgürlükler tanımasını ve tutumunu yumuşatmasını isteyecektir.

Peki ABD-Türkiye ilişkilerinin olası olumsuz seyrine karşı Türkiye ne yapabilir?

Türkiye Joe Biden ve yönetiminin adımlarını inceleyip tartarak kendi çıkarına göre adımlar atacaktır. Günümüze kadar birçok noktada anlaşmazlık olmasına ve ilişkilerin kötüleşmesine rağmen iki ülke ilişkileri karşılıklı çıkarlar neticesinde geliştiği için tamamen kopmamıştır ve kopması da beklenmemektedir. Ancak belli dönemlerde olduğu gibi ikili ilişkilerde yaşanan krizler nedeniyle belli adımlar atılmıştır. Böyle bir durumun Biden başkanlığında yaşanması neticesinde Türkiye Rusya ile olan ilişkilerini daha da derinleştirebilir. Bunun yanı sıra ekonomik anlamında son dönemlerde yükselen güç olan Çin ile ilişkilerini geliştirebilir. Ayrıca çevre ülkelerle iyi ilişkiler yürüterek enerji noktasında belli adımlar atabilir. 

Sonuç olarak Biden başkanlığındaki ABD ve Türkiye ilişkilerini halihazırda bekleyen birçok sorun var. Doğu Akdeniz sorunu, Libya Krizi, Kıbrıs Sorunu, S-400 sorunu bunlardan bazıları. Trump döneminde Erdoğan-Trump ikili ilişkileri sonucu ortaya çıkan yumuşak tavır ve sorunların kolay çözümü durumu Biden döneminde olmayacak gibi. Söylem ve tutumların daha sert bir hal alacağı aşikar. Biden ve ekibinin Türkiye'ye yönelik tutumunun nasıl olacağı merak konusu. Göreve resmi olarak başlayana kadar aklımızı birçok soru kuracalayacak. Bunlardan biri Trump'ın yerine  ABD başkanlığına seçilen Joe Biden, Trump gibi golf oynarken Erdoğan'ın telefonlarını açacak mı? ABD'de yaşanan başkanlık değişiminin liderler  ve iki ülke ilişkileri üzerindeki yansımlarını ileride göreceğiz..