Başkanın Radar İsyanı

Başkanın Radar İsyanı

Trabzon'un Maçka ilçesi Belediye Başkanı Koray Koçhan, geçtiğimiz hafta karayolu ile Ankara'ya giderken Karadeniz Sahil Yolu Ordu Şehiriçi Geçişi'nde özel aracına 2 dakika arayla kesilen toplam 2 bin 160 TL'lik radar cezalarına isyan etti.

 Koçhan, bu tür trafik cezalarında amacın gelir elde etmek olmaması gerektiğini belirterek "Ordu'daki radar uygulaması sürücüleri caydırmak için değil gelir kazanmak için kurulmuş" dedi.

 Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Trafik Elektronik Denetleme Sistemi (TEDES) Projesi Ordu’da Büyükşehir Belediyesi tarafından uygulanıyor. Karadeniz Sahil Yolu Ordu Şehiriçi Geçişi'nde 18 Kasım 2015 tarihinden itibaren faaliyete geçen sistemde, 19 kule radar cihazı ile 11 araç plaka tanıma sistemi ışık ve hız ihlallerini görüntülü ve fotoğraflı olarak tespit tespit ediyor. Tespit edilen ihlaller ise sürücülere ceza olarak yansıyor. TEDES kapsamında hız sınırı şehir içlerinde 70 kilometre, şehir dışlarında 110 kilometre, tünellerde de 80 kilometre olarak uygulanıyor. Yaz döneminde günde ortalama 120 bin, kış döneminde ise günlük 40 bin araç geçişinin yaşandığı yolda uygulamaya konulan sistem ile 1 ayda binlerce sürücüye milyonlarca ceza kesildi.

 HEM GİDİŞTE HEM DÖNÜŞTE RADARDAN KAÇAMADI

 Sistemle ilgili eleştiriler sıkça yaşanırken, son olarak Trabzon’un Maçka ilçesi Belediye Başkanı Koray Koçhan, geçtiğimiz hafta karayolu ile Ankara'ya gidiş ve Trabzon'a dönüşünde Karadeniz Sahil Yolu Ordu Şehiriçi Geçişi'nde özel aracına kesilen radar hız cezalarına tepki gösterdi. Kendisine toplam 2 bin 160 TL'lik radar cezası kesildiğini belirten Koçhan "Ankara’ya gidişte 3, dönüşte 4 toplam yedi adet radar cezası geldi. Bence bu bir zulüm, bu kadar olmaz. Ben bir belediye başkanı olarak değil bir vatandaş olarak bu duruma isyan ediyorum. Yasakların ve cezaların konmasının sebebi insanların suçlardan uzak durmasına engel olmak ve caydırmak içindir. Bir trafik cezasının nedeni; o bölgedeki kazalara engel olmaktır. Maalesef ben ilk defa böyle bir ceza yağmuru ile karşılaştım. Şahsıma kesilen cezaların hepsi 2 dakika arayla kesilen ceza. 2 gündür ben bunu araştırıyorum. Dünyada çeşitli ülkelerde baktığımda özellikle yerel meclislerin koydukları bazı kurallar var. Eğer bir gün içerisinde bir şahsa belli bir sayının üstünde ceza uygulanmışsa hemen yerel yönetim kendini sorgulayarak ‘burada ben bir hata yaptım’ diyerek cezaların tamamını uygulamaz sadece bir veya birkaçını uygular. Çünkü hiçbir yerel yönetimin amacı ceza kesmek değil orada oluşan bir sorunu çözmektir” diye konuştu.

 Yediği radar hız cezalarının hemen hemen hepsinde süratinin 70, 78, 90 ve 100 kilometre civarlarında olduğunu ifade eden Koray Koçhan "Biz 'duble yollar yaptık, Karadeniz Sahil Yolu ile Trabzon-Samsun, Samsun-Sarp arasında yolda geçen süreyi şu kadar kısalttık' derken, 'Samsun’a olan 5,5 saatlik seyahat süresini 3 saate indirdik' derken maalesef Ordu'daki uygulamalar nedeniyle mesafeleri uzatıyoruz" şeklinde konuştu.

"AMAÇ CEZA KESMEK, GELİR ELDE ETMEK OLMAMALI, SORUNA ÇÖZÜM BULMAK OLMALI"

 Bunları savunurken asla hızı savunmadığına dikkat çeken Koçhan, şunları söyledi:

 "Ben aşırı hıza karşıyım, 130 kilometre sürat yap, 1 değil 10 tane ceza kessin ve cezanın tutarı çok yüksek olsun. Özellikle Karadeniz Sahil Yolu'nda Samsun’dan Artvin’e kadar. Trabzon Büyükşehir, Samsun Büyükşehir ve aynı zamanda da Giresun ve Rize’de de radar uygulamaları var fakat böyle bir radar uygulaması ile ben ilk defa karşılaşıyorum. Ordu’daki yetkililere bir vatandaş olarak seslenmek istiyorum, biran önce bu uygulamadan lütfen vazgeçsinler çünkü bu uygulamadaki amaç sadece ceza kesmek, insanları ceza ile birlikte yıldırmaya çalışmak. Belki Giresun’daki gibi iki nokta arası hız ölçüm radarı konulabilir. Belki o bölgede 70 kilometre ile gitmek gerekebilir ama bu nokta anlık radarlar ile değil de ortalama hız radarları ile olur. Ben Ordu’daki uygulamanın tamamen ceza kesen ve vatandaştan gelir elde etmem amacında olan bir sistem olduğunu düşünüyorum. Bunun kesinlikle bir trafik düzenlenmesi olduğunu düşünmüyorum. Bu Karadeniz’e yapılmış bana göre bir tuzaktır ve tefeci zihniyetidir. Ben asgari ücretle çalışan bir çalışan olsam, asgari ücret ortada. Bunu nasıl öderdim. Bu hangi bir vicdana sığıyor. Ben bir kamyoncuyum yada minibüsçü olarak düşünün benim zaten bir ayda kazanacağım çoluk çocuğumun rızkı. Bence bunu vicdanen sorgulanması gereken bir konu olduğunu düşünüyorum."

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (5)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Haberler Haberleri

Dalgalar Sahile Zarar Verdi
Tiyatro Günlerine Uluslararası Boyut
İstiklal Esnafı Kahvaltıda Buluştu