Saray Restaurant’ta gerçekleştirilen etkinlikte sivil toplum örgütlerinin bundan sonra da belirli aralıklarla bir araya gelmelerinin gerekliliğine vurgu yapıldı.
Kalabalık bir katılımın olduğu toplantıya katılan Trabzon Dernekler Müdürü Salih seyyar, böylesi bir birlikteliğin önemli olduğunu vurgulayarak, derneklerin yapmaları gereken işlerle ilgili olarak bilgi verdi.
Toplantıda konuşan Acısu Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Cafer Tosun da sivil toplumun önemine değinerek “Sivil toplum örgütleri, ben değil biz diyenlerin mekânıdır.” dedi.
Tosun, konuşmasında şunları söyledi:
“Sivil toplum, çok uzun zamandır var olan, tam bir tanımı yapılması zor olan bir kavramdır. Sivil toplum kuruluşlarında hizmet karşılıksızdır. Gönüllülük esasına dayalı çalışmalardır. Bu kuruluşların var oluşu gönüllüğe bağlıdır. Bu kuruluşlar halkı bilinçlendirmek yoluyla, toplumsal sorunları çözmeyi amaçlar ve genelde başarı sağlar. Aynı zamanda demokrasiye de önemli katkıları olur sivil tulum örgütlerinin.
İlçemizde de halkımızın çeşitli sıkıntıları var. Bu sıkıntıların bazıları trafikle, bazıları temizlikle, bazıları da eğitimle ilgili. Hepsinin temelinde insanlar var. Toplumun ne kadar sorunu varsa o kadar da sorunlu insanı var demektir. Bizim Sivil Toplum Kuruluşları olarak temel amacımız ilçemizin önemli sorunlarını çözerek insanlarımızı daha mutlu edebilmek.
Güzelde emeği olan olmak hepimizin ideali olmalıdır. Arzumuz sorunlarından arınmış bir Akçaabat. Birbirini seven bir toplum. Saygı ve sevginin her zaman önde tutulduğu bir ilçede sorundan bahsetmekte mümkün olmaz.
Sivil toplum örgütleri, ben değil biz diyenlerin mekanıdır. Amaç bireyin değil, toplumun mutluluğu olmalıdır. Duyarlı olan her kişi huzur için uğraşmalıdır. Kardeşinin, arkadaşının, komşusunun derdiyle dertlenmeli, mutluluğuyla sevinmelidir her zaman. Sabah işe giden biri trafikte huzursuz edilirse bu huzursuzluk işine, iş arkadaşlarına, eve döndüğünde eşine ve çocuklarına yansıyacaktır. Olmaması gerekenleri görüp olması gereken için çaba harcarsak hepimiz çok daha mutlu olabiliriz.
Sevgi paylaşılmazsa, olmasının da bir anlamı olmaz. Birlikte üzülüyor, olaylara aynı tepkileri vermiyorsak aynı ortamda huzur içinde yaşamamız pek mümkün olmaz. Bütün bireylerin birbirine saygı duyduğu bir Akçaabat’ı yaşamak ve yaşatmak istiyoruz. Bizler herkesi seviyoruz, herkesi anlamaya çalışıyoruz. Gönülden istiyoruz dertleri çözüp, geleceğe daha sağlam ilerlemeyi. Karşınızda nasıl birini görmek istiyorsanız, öyle biri olmalısınız. Neden kimse gönüllü olmuyor diyebilmek için, ilk gönüllü biz olmalıyız. Sevgi görmek için sevgi göstermek gerekli.”
Cafer tosun, konuşmasında Akçaabat’ın sorunlarını ise şöyle sıraladı:
“Yaylalarla ilgili sorunlar ve çözümleri. (piknik alanları olarak kullanılan yerlerin eksikleri, lavaboların olmaması). Akçaabat’ın içme suyu sorunu. (çözüm önerisi; derelerin ıslah edilmesi). Çöp sorunu. (Önemli olan temizlemek değil kirletmemek). Trafik sorunu. (kaldırımların işgal edilmesi, köylere ulaşım). Kadınlarımızın sorunlarına eğilen bir sosyal kurumun bulunmaması. İlçe genelinde göze çarpan çarpık yapılaşma. İnsanların birbirlerini üzecek sözleri söylememeleri için. Yöresel kültürümüzün canlandırılması çalışması. (ilçe folklor ekibi ile ilgili çalışmalar).”