Türklere Uygulanan Katliama Protesto

Türklere Uygulanan Katliama Protesto

Trabzon’da bir grup genç, Irak’ın kuzeyinde yaşayan Türkmenler için bir yürüyüş gerçekleştirdi.

Trabzon’da bir grup genç, Irak’ın kuzeyinde yaşayan Türkmenler için bir yürüyüş gerçekleştirdi. KTÜ’de okuyan 4 Kerküklü Türkmen gencin de katıldığı ve Kömen Dergisi’nin düzenlediği yürüyüşte, geçtiğimiz günlerde Türkmenlere yönelik Kerkük’te yaşanan patlamalar protesto edildi. Grup, Uzun Sokak’tan Meydan Parkı’ndaki Atatürk Alanı’na kadar yürüdü. Grup adına Atatürk Alanı’nda basın açıklaması yapan Kömen Dergisi Trabzon Temsilcisi Murat Yılmaz, “Son yıllarda, Kerkük’te hız kazanan tahrikler ve Türkmenlere yönelik baskı ve şiddet politikaları çok tehlikeli boyutlara ulaşmıştır” dedi.


‘Kerkük Türktür, Türk kalacak’ yazılı bir pankartla yürüyen grup, ’81 Düzce, 82 Musul, 83 Kerkük’ şeklinde sloganlarla yürüdü. Ellerinde Irak’ta yaşayan Türkmenlerin bayraklarıyla beraber, Türk bayrağı ve Gök Türk bayrakları taşıyan grup Uzun Sokak’tan Meydan Parkı’ndaki Atatürk Alanı’na kadar yürüdü.
Atatürk Anıtı önünde grup adına basın açıklaması yapan Kömen Dergisi Trabzon Temsilcisi Murat Yılmaz, “Geçtiğimiz günlerde Kerkük’te özellikle Türkmen semtlerinde yaşanan 10’a yakın bombalı saldırı ve bu patlamalarda 9 kişinin hayatını kaybetmesi, 2 eğitimcinin kaçırılarak öldürülmesi, Tikrit Üniversitesi’ndeki Türkmen öğretim görevlisine yönelik suikast, Tuzhurmatu ve Tazehurmatu’daki patlamalar ve saldırılar, Altunköprü’ye yapılan füzeli saldırı Türkmenler için artık geri dönülemez bir noktaya gelindiğinin sinyallerini vermektedir” diye konuştu.

KUZEY IRAK’TAKİ BASKI VE ŞİDDET TEHLİKELİ BOYUTLARDA
“Son yıllarda, Kerkük’te hız kazanan tahrikler ve Türkmenlere yönelik baskı ve şiddet politikaları çok tehlikeli boyutlara ulaşmıştır” diye konuşan Yılmaz, hükümete de şöyle seslendi: “Ortadoğu’da bölgesel güç odağı haline gelmek isteyen Türkiye Cumhuriyeti gerek Barzani peşmergeleri gerekse Irak merkezi hükümeti üzerinde yaptırım uygulamalıdır. Bölgede yaşayan Türkmenler devletimizin resmi politikası içerisinde yer almadıkça soydaşlarımızın daha çok acılar çekecekleri ve katliamlara maruz kalacakları malumdur. Devletimiz daha aktif bir politika izleyerek nasıl ki Lozan anlaşmasında Kıbrıs’ın İngiltere tarafından ilhakını tanıyıp ardından Rumların adadaki Türklere karşı yaptığı katliamlar üzerine 1959 yılında elde ettiği garantörlük hakkı ile 1974 yılında Kıbrıs’a askeri harekat düzenleyerek ada Türklerinin can ve mal güvenliğini sağlamışsa; bugün de yine Lozan Anlaşması ile kaybettiğimiz Musul ve Kerkük üzerinde garantörlük hakkı talep etmeli, Türkmenlere kaşı yapılan katliamları engellemeli ve gerekirse yapacağı askeri müdahalelerin hukuki alt zeminini oluşturmalıdır. Bu, Türkiye Cumhuriyeti’ne düşen milli ve tarihi bir sorumluluktur”

ŞİDDET VE KATLİAMLARI KAYGIYLA TAKİP EDİYORUZ
Yılmaz sözlerini şu şekilde noktaladı: “Büyük medya kuruluşlarının televizyonlarda hiç yer vermediği, basında ise önemli haber görülmeyip üstünkörü geçilen Türkmenlere yönelik şiddet ve katliam olaylarını bizler kaygıyla takip etmekteyiz. Biz gençler olarak Batı Trakya’da, Suriye’de, Irak’ta, Güney Azerbaycan’da, Kafkaslarda, Doğu Türkistan’da ve Türk Dünyası’nın herhangi bir noktasında bugün hala başka devletlerce baskı, zulüm ve katliam gören soydaşlarımızın her zaman yanında olacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz. Bizlerin buradaki haykırışının yegane sebebi atalar mirasına sahip çıkmaktır.”

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.