Ötüken Dergisi Trabzon Temsilciliği, IŞİD teröründen kaçarak Irak sınırından Türkiye’ye girmek isteyen Türkmenlerin vize engeline takılmasına tepki gösterdi.

Yazılı bir açıklama yapan Ötüken Dergisi Trabzon Temsilcisi Rasim Topçuoğlu, “Ortadoğu bataklığında günden güne yaşanan kanlı savaşlar, saldırılar en çok da canı pahasına atalarının yaşadığı topraklarda yaşamaktan başka suçu olmayan ve Irak’ın kuzeyinde yaşayan Türkmenleri etkilemektedir. Bir yandan Barzani’nin peşmergesi, öteki yandan IŞİD denilen eli kanlı cani bir güruhun arasında kalan Türkler, tarih boyunda yaşadıkları talihsizlikleri halen daha yaşamaktadırlar” dedi.

Türkmenlerin zorlu dönemlerine kapısını en önce açması gereken Türkiye’nin, tarihine uygun hareket etmemekte ve zor durumda yaşama mücadelesi veren Türkmenlere gereken ilgiyi göstermediğini ifade eden Topçuoğlu, “Geçtiğimiz günlerde Telafer’de IŞİD zorbalarının zulmünden kaçan sivil Türkmen soydaşlarımız Türkiye Cumhuriyetinin siyasal sınırlarını geçmek istemiş, fakat vize engeline takılmışlardır. Oysa aynı sınırlardan, Yezit’in kavmi geçmektedir. Her gün binlerce Suriyeli geçmektedir. Devletimize ve milletimize büyük zararları dokunan adi kaçakçılar girmektedir. Bu durum Türk kanı taşıyan ve adalet duygusunu ön plana çıkaran herkesin tepkisine neden olacak bir olaydır. Türkiye Cumhuriyetinin birincil görevi elbette ki soydaşlarımızın yurdumuza serbestçe girebilmesini sağlamaktır” diye konuştu. 

Günümüzde 2023’te dünya lideri bir Türkiye projesinin dillendirildiğine dikkat çeken Topçuoğlu şöyle konuştu: “Türk devletinin dış güçlere karşı dik ve sarsılmaz bir şekilde durmasının kanıtı, sömürgeci devletlerin teşvikiyle oluşturulmuş bir dış politika ve koruma altına alınan teröristler değil; Türk sınırlarından istedikleri zaman rahatça girebilen Türk soylu topluluklar olacaktır. Çin zulmünden kaçan sivil bir Uygur, Türkiye’ye, kendi evine girdiğinden daha rahat girebilmelidir. Telafer’de yapılan toplu katliamlardan kaçan mazlum bir Türkmen, sınır kapımıza geldiği vakit hazır arabalarla alınıp kendisi ve beraberindeki ailesi için hazırlanmış özel bir yere yerleştirilmelidir. Bunun çok daha fazlası, mazlum olmadıkları halde Türkiye’ye gelen Suriyeli birçok Arap’a sağlanırken, kendi soydaşlarımız için bu kadarını istememiz, gerçekte bizim utanmamız gereken bir şey iken, maalesef artık yadırganacak bir durum olmaktan çıktığından, işe bu kadarıyla başlayacağız.”

Toprağın bedelinin kan olduğunu ve Türkmenlerin Çanakkale’de savaşarak bu vatan için kanını döktüğünü kaydeden Topçuoğlu, “Omzunu dayayacağın omuz, sırtını dayayacağın sırt soydaşınındır. Bunca ayıbı telafi etmenin zamanı gelmiştir. Biz, Edirne’den Kars’a değil, Altaylardan Tuna’ya bütün bir milletin derdiyle dertlenir, sevinciyle sevinçleniriz. Bugün Kuzey Irak’ta yaşayan Türkmenlerin sıkıntılarının da, Doğu Türkistan’da yaşayan Uygurların da, Kırım’da yaşayan Tatarların da sorunlarının farkındayız ve bunlarla ilgileniyoruz. İlk hedefimiz de, bunlarla aramızdaki vize sorununu kaldırmaktır. Başta yanı başımızda yıllarca öksüz, yetim bıraktığımız; bugün mazlum bir biçimde yine bizden bir ümit bekleyen Türkmenlere uygulanan vize ayıbını ortadan kaldırmalıyız” şeklinde konuştu.